TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, Türkiye’nin, UAD’deki ‘soykırım davasına’ müdahillik başvurusuna ilişkin açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından UAD’de devam eden soykırım davasına Türkiye’nin müdahil olması kararı alındığını belirten Yüksel, bu karar üzerine gerekli çalışmaların başlatıldığını aktardı.
Yüksel, Türkiye’nin Lahey Büyükelçiliğince 31 Mayıs’ta UAD’e, müdahillik başvurusunda bulunulacağına ilişkin nota gönderildiğini, böylece ilk resmi işlemin kayıt altına alındığını dile getirdi.
Müdahillik başvurusuyla ilgili uzun bir çalışma sürecinin yürütüldüğünü ifade eden Yüksel, “Başvuru dosyamızı yapılan hukuki ve teknik çalışmaların ardından tamamladık. Bu süreçte, uluslararası hukuk kurallarını, Uluslararası Adalet Divanı Statüsündeki hükümleri, 1948 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesindeki maddeleri tüm ayrıntılarıyla ele aldık ve inceledik.” dedi.
Müdahillik başvurusunda, İsrail’in, soykırım boyutlarını aşan, tüm uluslararası hukuk ve insancıl hukuk kurallarının ihlalini oluşturan Gazze’deki saldırılarının yer aldığını dile getiren Yüksel, ayrıca başvuruda Türkiye’nin müdahillik gerekçelerinin de aktarıldığını ifade etti.
Yüksel, Avrupa Birliği Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili İsmail Emrah Karayel, Anayasa Komisyonu Üyesi ve AK Parti Denizli Milletvekili Cahit Özkan’la birlikte TBMM hukuk heyeti olarak UAD’deki soykırım davasını takip ettiklerini hatırlatarak, şöyle devam etti:
“TBMM hukuk heyeti olarak, İsrail aleyhinde UAD’de açılan ‘soykırım’ davasına müdahillik için Lahey’e gideceğiz ve başvuru dosyamızı yarın Divan’a teslim edeceğiz. Uluslararası Adalet Divanı Statüsünün 63. maddesi, ülkemizin İsrail hakkındaki soykırım davasına müdahil olmasına gerekli zemini sağlıyor. Bu madde uyarınca, uyuşmazlık konusu olan sözleşmenin nasıl yorumlanması gerektiğine ilişkin genel beyanda bulunma imkanı getiriliyor. Türkiye olarak başvurumuzu, Uluslararası Adalet Divanı Statüsünün 63. maddesi gereğince yapacağız. Başvurumuzun kabul edilmesi halinde Türkiye, tüm yargılama sürecine dahil olacak ve Divan’da İsrail’in Gazze’deki soykırımına ilişkin cesur bir sesle beyanda bulunacak. Divan’da, Güney Afrika’nın davasına dayanak teşkil eden 1948 tarihli Birleşmiş Milletler Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi’nin nasıl yorumlanması gerektiğine ilişkin hususlarda beyanda bulunulabilecek. Bu başvuru, tarihi bir adımdır. Türkiye, müdahillik başvurusuyla Filistin davasının yanında, Gazze’deki insanlık dışı soykırımın karşısında olduğunu uluslararası hukuk nezdinde de tüm dünyaya gösterecektir.”
KÖŞE YAZARLARI
16 gün önceKÖŞE YAZARLARI
21 gün önceKÖŞE YAZARLARI
26 gün önceKÖŞE YAZARLARI
23 Kasım 2024KÖŞE YAZARLARI
23 Kasım 2024SAĞLIK
23 Kasım 2024SAĞLIK
23 Kasım 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.